Diş Kaplamaları

Diş Kaplamaları

Diş kaplamaları, hasar görmüş dişlerin estetik açıdan kurtarılması adına ön yüzeylerini kaplayacak şekilde özel olarak tasarlanmış kabuklardır. Dişlerde meydana gelen kırıklar, bozukluklar, lekeler ve diğer bazı kusurları gizlerler. Diş kaplamaları, kozmetik diş hekimliğinin en sık tercih edilen, en yaygın uygulamalarından biridir. Her hastanın farklı ihtiyacına göre çeşitli türleri mevcuttur.

Diş Kaplamaları İçin Uygun Adaylar

Gülüşlerinin görünümünü iyileştirmek isteyenler için diş kaplamaları iyi bir seçenek olabilir. Bu diş restorasyonları şunları gizleyebilir:

  • Kırık veya yontulmuş dişler,
  • Diastema,
  • Diş beyazlatmaya rağmen geçmeyen lekeler
  • Aşırı ince olan diş minesi,
  • Bozuk dişler.

Kaplamaların yalnızca ciddi çürüklere ve diş eti hastalıklarına sahip olmayanlar için bir seçenek olduğunu unutmamak gerekir. Kişinin önemli bir ağız/diş sağlığı sorunu varsa, estetik prosedürlere geçmeden önce ilgili alandan bir uzmana danışılıp bunun iyileştirilmesi gereklidir.

Diş Kaplaması Prosedürü

İlk konsültasyon sırasında diş hekimi, kaplamaların bir seçenek olup olmadığına karar vermek için hastanın dişlerini ve diş etlerini kapsamlı bir şekilde inceler. Şayet hasta iyi bir aday olarak değerlendiriliyor ise, diş hekimi diş minelerinin küçük bir kısmını aşındırarak uygulamaya başlar. Daha sonra ölçümler yapılır ve diş izleri alınır. Bu kalıplar, kişiselleştirilmiş kaplamalar oluşturabilmek için özel bir diş laboratuvarında bir teknisyen tarafından kullanılır.

Bu özel diş laboratuvarında kaplamaların tamamlanması birkaç hafta sürebilir. Bu arada gerekirse diş hekimi hastanın ağzına geçici kaplamalar yerleştirebilir. Kaplamaların üretimi bittiğinde, diş hekiminin kliniğine gönderilirler.

İkinci randevuda diş hekimi, özel bir diş çimentosu ile yerlerine yapıştırmadan önce kaplamaların şeklini, rengini ve uyumunu inceler. Diş hekimi daha sonra hastanın ısırma eylemini kontrol eder ve eğer gerekliyse bazı değişiklikler yapar.

Hasta, kaplamaların üzerinde şekil veya renk gibi herhangi bir şekilde değişiklik talep ederse, hemen uzman ile iletişime geçmelidir. En iyi sonuçları elde etmek için diş laboratuvarı ve hastalar arasındaki iş birliğinin sorunsuz ilerlemesi gereklidir.

Diş kaplama uygulamasından sonra bariz bir iyileşme süreci yoktur. Kaplama yaptıran kişiler aynı gün günlük yaşamlarına dönebilir, rutin işlerine devam edebilirler. Anestezinin etkisi geçtikten sonra da sıvı tüketmeye başlayabilirler.

Diş Kaplamaları Sonrası Bakım

Hastaların diş kaplamalarının yapısını iyi durumda tutmak için sadece fırçalamaları, diş ipi kullanmaları ve düzenli olarak diş hekimini ziyaret etmeleri yeterlidir. Bunun yanında, yumuşak kıllı bir diş fırçası ve aşındırıcı içermeyen florürlü diş macunu kullanmalıdırlar. Ayrıca kaplamalara zarar verebileceği için diş ağartmaya yönelik üretilen ürünlerden de kaçınılmalıdır.

Kaplamaların ömrünü uzatmak için hastalar elma, havuç ve benzeri sert gıdaları doğrudan ısırmaktan sakınmalıdır. Kaplama yaptıracak adayların bu gibi yiyecekleri arka dişleri ile ısırmaları, kesmeleri ve çiğnemeleri gerekmektedir.

Porselen kaplamaların leke tutmadığı bilinmesine rağmen kırmızı şarap, kahve, çay, çilek ve böğürtlen gibi renkli yiyecek ve içeceklerin aşırı tüketimine dikkat etmek önemlidir. Bu tür şeylerin yoğun tüketimi sonucunda, uzun vadede kaplamaların rengi bozabilir.

Diş Kaplamalarının Avantajları

Diş kaplamaları son yıllarda birçok insan tarafından sıklıkla tercih edilmektedir. Bu popülaritesinin ardında sahip olduğu çeşitli avantajlar vardır. Örneğin:

  • Kaplamalar bir kişinin gülümseyişinin görünümünü önemli ölçüde iyileştirebilir,
  • Gerçeğe yakın sonuçlar için deyim yerindeyse gerçek dişlerin görünümünü taklit ederler,
  • Kaplamalar doğal diş minesine göre renk solmasına karşı daha dirençlidir,
  • Kaplamaların rutin bakım dışında ciddi bir bakıma ihtiyacı yoktur,
  • Sağlıklı bir kullanım ile ortalama 20 yıl ömürleri vardır.

Diş Kaplama Çeşitleri

Kompozit kaplamalar, porselen kaplamalar ve çıkarılabilir kaplamalar gibi birkaç kaplama çeşidi vardır.

1) Kompozit kaplamalar

Kompozit kaplamalar, hastanın dişlerinin görünümündeki küçük kusurları maskeleyebilir. İstenilen sonucu elde etmek için diş hekimi, genellikle diş yapıştırmak maksadıyla kullanılan bir madde olan, diş rengindeki kompozit reçine kullanır.

2) Porselen kaplamalar

Porselen kaplamalar da hastanın sahip olduğu çeşitli görsel kusurları gizleyebilir. Bu popüler restorasyonlar, hastanın diş anatomisine uygun şekilde hazırlanır. Diş hekimi, hastaya uygulamadan önce orijinal dişlerden emayeyi çıkarmalıdır. Bu sayede diş yüzeylerinin pürüzlenmesi ve kaplamaların yapışması sağlanır.

3) Hazırlık gerektirmeyen kaplamalar

Hazırlık süreci olmayan veya minimum düzeyde hazırlık gerektiren kaplamalar da bulunmaktadır. Standart bir porselen kaplamalar gibi onlar da bir hastanın eşsiz gülümsemesi için kişiye özel olarak tasarlanırlar. Prosedürleri geleneksel olanlara göre daha az diş minesi aşındırılmasına sahiptir.

Bununla birlikte, hazırlık gerektirmeyen kaplamalarda da diş minesi çıkarılmasının gerekli olduğunu unutmamak önemlidir. Herkes için uygun olmayabilirler. Adaylar, bu tip diş kaplamalarına uygun olup olmadıklarını belirlemek için diş hekimlerine danışabilir.

4) Çıkarılabilir kaplamalar

Genellikle "geçmeli kaplamalar" olarak da bilinen bu tür kaplamalar da aynı fonksiyona sahiptir; bazı kusurları gizlemek için doğal dişleri örterler. Hasta dilediği zaman kullanıp dilediği zaman ağzından çıkarabilir. Bunlar kişinin gülümseme görünümünü iyileştirebilir ancak yemek yerken ve konuşurken zorluk yaşanabildiği de akılda tutulmalıdır.

Bu tarz kaplamalar hakkında aslında çok fazla bilgi yoktur, çünkü sadece birkaç yıllık geçmişleri vardır. Hastalar, bu seçeneğin kendileri için uygun olup olmadığını diş hekimine danışabilirler.

paylaş